Sosyal Medya

İslâm’da Tıbbın Önemi

İslâm’da Tıbbın Önemi

Peygamberimiz’in (a.s.m)  tıp ve tedavi ile ilgili pek çok emri ve tavsiyesi varit olmuştur ki bunlar “tıbb-ı nebevî” kitaplarında toplanmış bulunuyor.

Kâinâtı mükemmel bir nizam üzere var eden, sonsuz bir hikmetle yöneten; biz insanları, mahlukâtın ekmeli ve eşrefi kılan; şaheser organlar, şaşılacak meziyet ve kabiliyetlerle donatan, sayılamayacak kadar çok nimetlere garkeden Allahu azîmü’ş-şâna sonsuz hamd ü senâlar ve şükürler olsun!

Yüce Peygamberimiz, hâtemü’l-enbiyâ, habîb-i Hüdâ ve şefî’-i rûz-i cezâ Muhammed-i Mustafâ Efendimiz hazretleri bir hadîs-i şerîflerinde, mealen buyuruyorlar ki:

“İki büyük ve önemli ni’met-i ilâhiye vardır ki insanların çoğu bunların kadr ü kıymetini zamanında bilmez, fırsatları kaçırır, sonra pişmanlığa düşer ama fayda vermez, biri sıhhat, öteki ferağ (yani boş vakit ve meşguliyetsiz serbest zaman).”14

Dinimiz insan varlığına ve şahsiyetine çok önem verir. İnsanın her şeyi: Vücudu, organları, haysiyeti, hukuku, malı, canı, sıhhati, ölüsü, dirisi, eti, kemiği, tırnağı, mezarı, hatta hatırası son derece muhterem ve azizdir. Bunlara tecavüzün cezası olarak da çok ağır ceza konulmuş ve insanın maddî ve mânevî varlığı, büyük bir titizlikle korumaya alınmıştır.

İslâmî literatürde ilimler ikiye ayrılıyor: İlmü’l-ebdân ve ilmü’l-edyân; yani vücut ve bedenle ilgili ilimler, din ve imanla ilgili ilimler... Bu temel görüş dolayısıyla tıp ilmi İslâm tarihinin ilk dönemlerinden itibaren büyük ilgi ve saygı görmüştür.

 Peygamberimiz’in tıp ve tedavi ile ilgili pek çok emri ve tavsiyesi varit olmuştur ki bunlar “tıbb-ı nebevî” kitaplarında toplanmış bulunuyor. Peygamber Efendimiz’in zeki ve alim zevcesi Hz. Aişe radıyallâhu anhâ annemiz de şaşılacak derecede tıp bilgisine sahip idiler; çağdaşları kendisine hayret eder ve hayranlık duyarlardı.

İslâm âlemi, asırlar boyu tıp ilmine önderlik ve rehberlik etmiş, son derece şanlı tabipler, hekimler, alimler, cerrahlar yetiştirmiş, ciddi araştırmalar yapmış, derin eserler yazmış, büyük hastaneler, bîmarhâneler, şifahâneler kurmuştur.

Avrupa, ortaçağ boyu İslâm tabiplerinin eserlerinden istifade etmiş, uyanmış, aydınlanmış ve gelişmiştir; organları, fonksiyonları, kan dolaşımını, aşıyı, tedaviyi, ilaçları müslümanlardan öğrenmiş ve almıştır. Dergimizde bu konularda yazılar neşredeceğiz inşaallah!

Biz de ecdadımızın açtığı bu ananevî yolda modern, bilimsel bir anlayışla ve derunî, imanî bir şevkle devam edeceğiz; tıbbi tesisler kuracak, eserler neşredecek, topluluğumuza tıp ve sıhhat yönünden olanca imkânlarımızla hizmet sunacağız, Allah izin verirse!

Selam, Allah’ın muazzez ve mükerrem kıldığı insanoğlunun maddesine, mânasına, bedenine, ruhuna, sıhhatine, afiyetine, dünyevî ve uhrevî saadetine faydalı hizmet ve faaliyetleri yürüten ve götürenlere!

Kaynak: http://www.iskenderpasa.com/6D58559B-D4B7-45EE-AB56-D05632605415.aspx